Hisarcıklıoğlu, 2022 yılı gerçekleşmelerini ve iş dünyasının 2023 beklentilerini değerlendirdi.
Hisarcıklıoğlu, salgının geride bırakılmasının ardından hızla toparlanması beklenen küresel ekonominin, elektrik ve gıda arzı sorunları, artan enflasyon, jeopolitik gerilimler ve savaşların olumsuz etkilerini yaşamaya başladığını, küresel sakinliğin yaygınlaştığını ve bu süreçte belirgindir.
Hisarcıklıoğlu, etkilerinin bir süre daha sürmesi beklenen tüm bu faktörlerin, önümüzdeki yıl ekonomik büyüme üzerinde baskı unsuruna dönüştüğüne işaret ederek, “Dünya ekonomisinin daha yavaş büyümesi bekleniyor. 2022’de yüzde 3,2, 2023’te yüzde 2,7. Küresel mali kriz Yaşadığı 2009’dan bu yana kesintisiz büyümeyi başaran Türkiye ekonomisi, önce salgın döneminde şimdi de küresel ekonomide olumlu yönde farklılaşmayı başardı. sakin ortam.Bu yılın 9 ayında yüzde 6 büyüme sağlandı.Yüksek büyüme performansı istihdama yansıdı.Son 2 yılda toplam istihdamda yüzde 4.9 milyon kişi arttı.
Özel sektörün dinamik yapısı sayesinde salgın sonrası dünyada yaşanan değişimlere hızla uyum sağladığını kaydeden Hisarcıklıoğlu, şu değerlendirmede bulundu: “Küresel ihracattan aldığımız pay tarihi yüksek seviyelere ulaştı. ihracat pazarlarımızda 250 milyar doları aşan ihracatımız, üretim ve istihdamda ulaşılan rekorlar, ekonomide yakaladığımız güçlü performansın göstergesidir.”
“KÜRESEL EKONOMİK GÜÇ OLMA KONUMUMUZU GÜÇLENDİRMELİYİZ”
Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin bu coğrafyada en büyük sanayi üretim kapasitesini kuran ülke olduğunu belirterek, “Dolayısıyla eksenimizi genişletmeli, daha fazla ticaret ve yatırımla bölgesel ve küresel ekonomik güç konumumuzu güçlendirmeliyiz. küresel ekonomiye daha entegre olmak, küresel bir varlık olmak, zincirlerinde yer almak istiyorlar, geçmiş tecrübemiz, hızlı adapte olan dinamik yapımız ve yeni iştirakler kurarak bu süreçten en büyük payı alabiliriz. ” ifadelerini kullandı.
Önümüzdeki yıl öne çıkacak sektörleri değerlendiren Hisarcıklıoğlu, “Dijital ve yeşil dönüşüm geleceği şekillendiren iki değerli gelişme. Bu nedenle en çok bilişim ve elektrik dallarının ön plana çıkması bekleniyor.” söz konusu.
“OSB’LERDE SANAYİ ARSALARI KALMIYOR”
Türkiye ekonomisinin önümüzdeki yıl yüzde 5 civarında güçlü ve dengeli bir büyüme sergilemesinin beklendiğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, “Bu hem istihdama hem de yatırımlara olumlu yansıyacaktır. Maliyetler görülüyor.” söz konusu.
Özel sektörde artan yatırım iştahının bir yansıması olarak organize sanayi bölgelerinde (OSB) neredeyse boş parsel kalmadığına işaret eden Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu:
“Anadolu’nun birçok yerinde sanayi yatırımı yapmak için yeni arsa üretme ihtiyacı doğdu. Hükümetten beklentimiz reformlara ağırlık verilmesi. Geçmişte bu yönde atılan adımların olumlu etkilerini şimdi görüyoruz. TOBB olarak , üretici sektörlerin sorunlarının çözümü için devletimizle paylaştığımız birçok konu hayata geçirildi.Özel sektör koordinasyonu sağlandı.TOBB’un iş ve yatırım ortamını iyileştirmek için yürüttüğü kapsamlı çalışmalar sonucunda, tarihi bir başarıya imza attı. 33. Sıraya geldik. Bu başarı serimizi sürdürmek zorundayız.”
“EKONOMİDE BAŞLAYAN TOPLANMAYI GELECEK İÇİN KUTSAL GÖRÜYORUZ”
Hisarcıklıoğlu, her yeni takvim yılının yeni bir başlangıç umuduyla geleceğini belirterek, “Asıl departman olarak ekonomide başlayan toparlanmayı gelecek adına umut vaat eden yeni bir yıla girerken görüyoruz. Nüfus yapımız, üretim kapasitemiz ve merkezi konumumuz ile büyüme potansiyeli en yüksek ülkeler Özel sektör Üretime, istihdama, yatırıma, ihracata devam etmeliyiz Risklere değil fırsatlara odaklanmalı ve ekseni genişletmeliyiz Hareket etmeye devam etmeliyiz temkinli ama kararlı bir şekilde ileri.Türkiye çok büyük bir ülke.Yolumuza gelen her zulmü geride bırakacak azim, inanç ve imkana sahibiz.Burada esas olan “Birlikte güçlüyüz.
